Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2024 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin görüşmeleri sürüyor.

İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, dünya çapında artan sanayileşme, nüfus, tüketim harcamaları, teknolojik gelişmeler gibi sebeplerden dolayı enerjiye talebin her geçen yıl yüzde 4-5 oranında arttığını söyledi.

Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanmada geride olduğunu savunan Uz, rüzgar ve güneş enerjisi üretiminde hızlı bir gelişme sağlanamadığını ifade etti.

Yenilenebilir enerjide hızlı ve sağlıklı yol alınmasının imkansız olduğunu iddia eden Uz, “Araştırma ve geliştirmeye gerektiği kadar kaynak ayırmıyoruz, rüzgar enerjisi üreticilerini yeteri kadar teşvik edemiyoruz, rüzgar türbinlerini kendimiz üretemiyoruz. Rüzgar türbinlerimiz belli başlı firmalar tarafından yurt dışında üretiliyor. Ülkemizde rüzgar türbinlerinin kanatlarını ve kuleyi üretiyoruz. Diğer sarf malzemeleri jeneratörü, elektronik kontrol ünitesini kendi ülkemizde üretemez miyiz?” diye konuştu.

Madencilikte denetim eksiklikleri bulunduğunu dile getiren Uz, “Yol kenarlarında gördüğümüz yarım bırakılmış hammadde ocakları, taş ocakları içimizi karartıyor. Kontrolsüz tedbirsiz bırakılan maden atıkları sularımızı, toprağımızı kullanılmaz hale getiriyor.” dedi.

Rıdvan Uz, denetim eksikliklerinin maden kazalarında yüzlerce cana mal olduğunu da kaydetti.

MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, enerjinin, hayatın devam ettirilebilmesi için vazgeçilmez bir unsur olduğunu dile getirdi.

Türkiye’nin enerji alanında kendi kendine yetebilme ve bazı enerji alanlarında ihracatçı konumuna geldiğini bildiren Ersoy, “Ülkemizde sürekli, kaliteli, katma değeri yüksek, çevreci ve rekabetçi fiyatlarla enerji ve hammadde tedariki noktasında herhangi bir engelimiz kalmamıştır. Enerji alanında gösterilen üstün çalışmalar neticesinde 106 bin megavata yaklaşan elektrik enerjisi kurulu güçle, enerji güvenliğine yönelik sorunlar geride bırakılmıştır. Dört bir yanımızda savaşlar patlar verirken, ülkemizin enerji anlamında kendisini güvence altına alması son derece önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Ersoy, rüzgar enerjisini diğer enerji çeşitlerine dönüştüren teknolojinin, diğer güç kaynaklarına oranla daha ekonomik olduğuna dikkati çekerek, Türkiye’nin geniş yenilenebilir enerji kaynaklarına sahip olduğunu, bunların başında rüzgar enerjisinin geldiğini kaydetti.

“21 elektrik dağıtım şirketini özelleştirdiniz”

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, denetimlerin uygun bir şekilde yapılmadığını öne sürerek, Amasra’daki maden kazasının tedbirsizlikler sonucu meydana geldiğini söyledi. Yavuzyılmaz, Amasra’daki maden kazası öncesinde Sayıştay’ın raporlarında gerekli uyarıların yapıldığını savundu.

Özelleştirme politikalarına da değinen Yavuzyılmaz, “21 elektrik dağıtım şirketini özelleştirdiniz. Bunların yaklaşık olarak 13 milyar dolar getirisi olması gerekiyordu. Özelleştirirken ‘şirketler dolar üzerinden özelleştirme borçlarını ödeyecekler’ kuralı koyuyorsunuz. Bazı şirketler bunu nakit olarak ödüyorlar, bazıları da taksitle ödeyecekler. 2017 yılında kanun hükmünde kararname çıkararak özelleştirme borcu olan dağıtım şirketlerinin borçlarını dolardan TL’ye çevirdiniz, onlara da 6 taksit yaptınız, devasa bir kamu zararına yol açtınız.” şeklinde konuştu.

HEDEP Mersin Milletvekili Perihan Koca da enerjinin kamusal bir hak olduğunu, tüm vatandaşların bu haktan eşit biçimde yararlanabilmesi gerektiğini belirtti.

Enerjinin üretimden tüketime kadar her aşamasının bütüncül bir kamusal planlamayla yönetilmesinin şart olduğunu vurgulayan Koca, “Dışa bağımlılığın azaltılması, sürdürülebilirlik, yenilenebilirlik ve arz güvenliği ilkeleri kamusal planlamanın temelinde yer almalıdır.” dedi.

Özelleştirme politikalarını eleştiren Koca, “Son 22 yıllık sürede kamu mülkiyetinde olan elektrik üretim tesisleri çok büyük oranda, dağıtım tesisleri ise tamamen özel sektöre devredilmiştir. Özelleştirme daha ucuz ve kaliteli, kayıp ve kaçağın az olacağı bir sistem vaadiyle başlamıştı. Bugün gelinen noktada Türkiye’de elektrik oldukça pahalı hale gelmiş, elektrik üretim ve dağıtım şirketleri zenginlemiş durumda.” ifadelerini kullandı.

“Enerjide ‘tam bağımsız ve merkez ülke’ ilkesi”

AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, enerji ve madencilikte tam bağımsız ve merkez ülke olma ilkesiyle yola çıkıldığını ve çalışmaların da bu doğrultuda yapıldığını anlattı.

Ök, hidrojen dahil yenilenebilir enerjinin farklı kaynaklardan üretimi ve depolanması başta olmak üzere enerjide yeşil dönüşümün sağlanmasından kritik minerallerin ülke ekonomisine kazandırılmasına, seragazı salımını en aza indirecek yüksek nitelikli Ar-Ge projelerinden nükleer güç santrallerinin kurulmasına kadar Türkiye’yi enerji ve madencilik sektöründe en gelişmiş ülkeler arasına katacak yatırımların yapılmaya devam edileceğini bildirdi.

Enerji sektörünü stratejik bir alan olarak gördüklerine işaret eden Ök, “İthalatçı olduğumuz bu alanda attığımız adımlarla enerjide dışa bağımlılığı azaltmak, cari açığı cari fazlaya dönüştürmek için birçok önemli çalışmayı da hayata geçirdik. Enerji politikalarımızı milli bir dava olarak görüyoruz.” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir